14 Şubat 2010 Pazar

Kropotkin neyi göremedi?

Kropotkin’in “Ekmeğin Fethi”ni yazmasının üzerinden yüz yıla yakın bir zaman geçti... ve o zamanlar Kropotkin’e “teknolojik mucizeler gibi görünen şeyler, çoğumuzun gündelik yaşamlarının bir parçası: Çamaşır makineleri, bulaşık makineleri, her evde akan sıcak su, iş mekanlarının verimli ve anlamlı düzenlenmesi. Gerçekleşmekten en uzak görünen öngörü ise otomatik ayakkabı boyama makineleri; hala ayakkabı boyacılarımız var, ya da en azından kendi ayakkabımızı kendimiz boyuyoruz.

Esas gerçekleşmeyen şey ise, Kropotkin’in tüm bu “mucize”lerin ardından geleceğini umduğu özgürleşme ve boş zamanda artış...

Kropotkin’in öngöremediği şu olsa gerek: Kurulu düzen, merkezi sıcak su sistemi yerine her aileye bir şofben ya da termosifon satmayı, kolektif yemekhaneler, bulaşıkhaneler ya da çamaşırhaneler yerine her aileye bir çamaşır makinesi, bulaşık makinesi ve fırın satmayı tercih ediyorlar. Ev işi köleliğinden kurtulalım derken bu kez de fırın taksidi, bulaşık makinesi taksidi, çamaşır makinesi taksidi, “ay, yeni bir kurutma makinesi çımış, onu da alalım”lar, buzdolabının kapı sayısını arttırma çabaları, vesaire, boş zamanımızı da, emek gücümüzü de kemirip bitiriyor...

Bülent Somay, Pyotr Kropotkin’den alıntının girişinden, Cogito, sayı 12, s.53-54.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hayatın Mekaniği